Menfî ve Müsbet Siyaset

İhlâs ve siyaset

İhlâs, kalbî bir ameldir. Kullukta harika sadâkat ve fevkalâde metânettir. İhlâs, İslâmiyetin bir esâsıdır. Rızâ-i İlâhî cihetinde Kur’ân’ın ders verdiği hükümler ve kudsî hakîkatlere ait harekât ve a’mâldir.

Nurcular hakkında

Münâkaşa sû-i tesir eder

Münâkaşa; kısaca ölçüsüz ve mîzânsız tartışmaktır. Aynı zamanda da sert tartışma ve ağız kavgasıdır. Bir konu hakkında, hep kendini haklı göstermek için karşısında konuşan kimsenin kalbini kıracak şekilde sözü uzatmak ve gönül incitmektir. Elhâsıl kötü […]

Risale-i Nur hakkında

Ehl-i fesâd ve anarşistler

“Karşımızdaki dinsiz anarşist ve millet ve vatan düşmanlarıdır.1” Dinsizler ve anarşistler, zehirlemekten zevk alan akrep misilli ve habîs rûhludurlar. Öldürmekten ve yok etmekten menhus bir lezzet alırlar. Âciz ve çaresizdirler.

Risale-i Nur hakkında

Ubudiyet ve duâ

“İnsan, şecere-i hilkatin meyvesi olduğundan, meyve gibi en uzak ve en câmi ve umûma bakar ve umûmun cihetü’l-vahdetini içinde saklar bir kalb çekirdeğini taşıyan ve yüzü kesrete, fenâya, dünyaya bakan bir mahlûktur.

Risale-i Nur hakkında

İsm-i Nur, temsilat ve Risâle-i Nur

Said Nur ve talebelerini seyrederken, insan kendini âdetâ Asr-ı Saadette hissediyor. Yüzleri nûr, içleri nûr, dışları nûr… Hepsi huzûr içindeler. Temiz, ulvî, sonsuz birşeye bağlanmak; her yerde hâzır, nâzır olana, Âlemlerin Yaratıcısına bağlanmak, o yolda […]

Ayet ve Hadisler

Hevâyı hüdâya sevk etmek

Kur’ân-ı Kerîm’de “Hevâ ve heveslerini kendisine mâbud edinen kimse.” 1 buyrulur. Kur’ân’ın nazarında hevâ, dalâlete ve sapkınlığa en yakın bir hâldir. Kur’ân’da Cenâb-ı Hak; Resûlullah’a (asm) şöyle emreder:

Risale-i Nur hakkında

Kalbden akla giden yollar

-Bu bir meslek ve meşrep yazısıdır- Bediüzzaman Hazretleri “Nur-u akıl kalbden gelir”1 der. Ayrıca “Kalpsiz akıl olamaz”2 diyerek önemli bir noktaya temas eder. Hatta “Ziya-i kalbsiz olmaz nur-i fikir münevver.”3 Çünkü kalb, îmânın mahallidir. “İmanın […]