![](https://www.sorularlasaidnursi.com/wp-content/uploads/2009/10/devletler-turkiye-03-678x381.jpg)
Üstad Bediüzzaman ve Diyarbakır
Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin birinci hedefi olan Risâle-i Nur yoluyla “Kur’ân’ın sönmez ve söndürülmez manevî bir güneş olduğunu bütün dünyaya ilân ve ispat etmesinin” 1 yanında, ikinci bir hedefi olan
Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin birinci hedefi olan Risâle-i Nur yoluyla “Kur’ân’ın sönmez ve söndürülmez manevî bir güneş olduğunu bütün dünyaya ilân ve ispat etmesinin” 1 yanında, ikinci bir hedefi olan
Şu anda gündemde olan “Demokratik Açılım” başlıklı mesele tartışılmaya devam ediyor. Ümidimiz ve temennimiz odur ki, milletimiz için en güzel ve hayırlı neticeyle neticelensin.
1878 ile başlayıp 1960’la noktalanan bereketli, meşakkatli ve çileli bir hayatın sahibi olan Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin kabri bilinmezliğini korumaktadır.
Kur’an’ın günümüzdeki ve istikbaldeki manevi tefsiri ve mucizesi olan Risale-i Nur, bütün meselelere Kur’an hesabına bakarken; üstadı olan Kur’an’ı da en mükemmel bir tarzda tarif ve izah etmiştir.
“Kalb, vücudun kan dolaşım merkezi. Yürek. Gönül. Her şeyin ortası. Bir halden bir hale çevirme. Değiştirme ve imanın mahalli”1 gibi birçok manalar taşıyan çok mühim bir organımızdır.
Risale-i Nur, “şu kâinat ağacının en son ve en cemiyetli meyvesi”1 ve “şu âlem-i kebirin bir misal-i musağğarı”2 olan insanı, bütün mahiyetiyle, camiyetiyle ve cihetleriyle ve nereden gelip,
Kâinatın Efendisi ve sebeb-i vücudu olan Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Aleyhissalatü Vesselâm, Risâle-i Nur’da çok geniş yer almıştır.
Asrımızın imamı Üstad Bediüzzaman Hazretleri, “Bu zamanda her şeyin fevkinde hizmet-i imaniye en ehemmiyetli bir vazifedir.”1 ve “Risale-i Nur ve Şakirtlerinin meşgul oldukları vazife,
Risale-i Nur nedir? Evet, bu suale verilecek cevap son derece mühimdir. Cevap olarak özetle ve genel olarak şöyle diyebiliriz: Risale-i Nur,Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri eliyle çağımıza takdim edilmiş, Kur’an’ın manevi bir mu’cizesi olan eşsiz […]
Semavi üç büyük dinden biri olan Musevilik; sonradan tahrif edilen şekliyle Yahudilik, Hz. Musa’ya Tevratla gönderilen dindir. Bu dinin mensuplarına Yahudi denilmektedir ve ilk müntesipleri İsrailoğulları kavmidir. Yahudi kavramı, kelime itibariyle “tevbe etti” manasında, İsrail […]
Varlığın dili, bütünü küçük numunelerde özetler şekildedir. Kâinatın genelinin oluşumu ile ilgili Büyük Patlama ve ardından dünyanın oluşumu ve canlılığın bu kürecikte yerleşimi ve
Bediüzzaman’ın mutluluk modelinde insanın en temel zaaflarından biri ölüm hakikatidir. Çünkü binlerce yıllık insanlık tarihinde çok şey değişmesine rağmen ölüm değişmedi.
Risale-i Nur’da ebced ve cifr ilminin mahiyetini anlatan kısımlar az olmakla birlikte, ebced ve cifr ilminin metodlarından faydalanılarak bazı ayet ve hadislerin yorumlandığı görülür.
Cevşen, Farsça kökenli bir kelime olup, “bir tür zırh, savaş elbisesi” manasına gelmektedir. Terim manası Şii kaynaklarında Ehl-i Beyt tarikiyle Hz. Peygambere isnat edilip, Cevşen-i Kebir ve Cevşen-i Sagir olarak bilinen, metinleri birbirinden farklı iki […]
Sonsuz cemal ve kemalin zaman ve mekânın yokluğunda gizli güzelliğin; sonsuz gözükme meyli, ilâhî “kün” âvâzını netice verdi. Öyle bir sadâ koptu ki,
Copyright © 2008-2021 - SorularlaSaidNursi.com | Powered by EuroNur