![](https://www.sorularlasaidnursi.com/wp-content/uploads/2015/07/risaleinur-00008-333x381.jpg)
Risale-i Nur’da Aleviliğe Dair-2
Hilafet kimin hakkı? Ehl-i Sünnet ve Aleviler arasında “medar-ı niza” meselelerden birisi, belki de en önemlisi, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) vefatından sonra yerine kimin halife olacağı meselesidir.
Hilafet kimin hakkı? Ehl-i Sünnet ve Aleviler arasında “medar-ı niza” meselelerden birisi, belki de en önemlisi, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) vefatından sonra yerine kimin halife olacağı meselesidir.
Ey ehl-i hak olan Ehl-i Sünnet ve cemaat! Ve ey Al-i Beytin muhabbetini meslek ittihaz eden Aleviler! Çabuk bu manasız ve hakikatsiz, haksız, zararlı olan nizaı aranızdan kaldırınız. Yoksa,
Said Nursî, asra damgasını vurmuş ve milyonları peşinden sürüklemiş bir eğitimcidir. Onun eseri Türkiye sınırlarını aşmış, dünyanın bir çok devletlerine ulaşmış ve
Bediüzzaman’ın mutluluk modelinde insanın en temel zaaflarından biri ölüm hakikatidir. Çünkü binlerce yıllık insanlık tarihinde çok şey değişmesine rağmen ölüm değişmedi. Bediüzzaman’a göre insan fıtraten ebediyeti istemesine rağmen, şu veya bu şekilde ecel celladı tarafından […]
Risale-i Nur Külliyatı’ndan Emirdağ Lahikası’nın en sonunda yer alan ve “Umum Nur Talebelerine Üstad Bediüzzaman’ın vefatından önce vermiş olduğu en son derstir”1 başlığını taşıyan mektub, son derece mühimdir.
Kur’ân’ın manevî mu’cizesi olan ve “yüze yakın din tılsımlarını ve hakaik-ı Kur’âniyenin muammalarını hâl ve keşfeden Risâle-i Nur”1 “İslâmiyetin erkân-ı hamsesinin birincilerinden ve Şeâir-i İslâmiyenin azamlarından en parlak ve muhteşem olan Ramazan-ı Şerifteki orucun sayısız […]
Siyaset, basitçe, idare etmek ve yönetmek anlamlarına gelen ‘siyasa’ kökünden gelir. Bu durumda, ‘siyasa’yı kendine iş edinen bir özne ve ‘siyasa’ya konu olan bir nesne gerekir.
Peygamberimiz (a.s.m.), yüzlerce hadisinde ahirzaman ve kıyamet alametlerini, bilhassa Hz İsa, Mehdi ve Deccal’i haber vermektedir. Bu hadisler, bazı sebeplere binaen ve ekseriyetle
İnsan akletmeye başlayınca, varlığın işleyiş ve değişimine hayretle bakmıştır. Kendisinin hiçbir müdahalesi olmadan güneşin doğması, çiçeğin açması, bütün ihtiyaçlarının hazırlanması gibi bir
Sanat, insanı anlatma çabasıdır. İnsanın kendisini anlatmada kullandığı metotlardan birisi olarak da kısaca tanımlanabilecek olan sanatın başarısı, ilahi mesajlara yakınlığı ölçüsünde değerlendirilmelidir.
Türkiye’de olup, hele de İstanbul’da yaşayıp da Topkapı Sarayı’nı, Dolmabahçe Sarayı’nı gezmemek büyük bir kayıptır. İnce sanatlar, muhteşem nakışlar, paha biçilmez mücevherler ve pek çok tarihi zenginlik…
Batıda bir dilin ince ayrıntılarını, nüanslarını çalışan özel sözlükler vardır. ‘Thesaurus’ adı verilen bu kitaplarda, o dile dışarıdan muttali olan birine, aynı anlama gelen ama nüans nedeniyle
“Gül ve çiçeklerinyüzlerini güzelleştiren Zât,nasıl o güzel yüzlere arılardan, bülbüllerden istihsan aşıkları icad etmesin.Ve güzellerin güzel yüzlerinde güzelliği yaratan elbette o güzelliğe müştakları da yaratır.” Bediüzzaman
“Cenab-ı Hakk’ın masivasına yani kâinata mana-yı harfiyle ve O’nun hesabına bakmak lazımdır.Mana-yı ismiyle ve esbab hesabına bakmak hatadır.”
Mevt, ehl-i hidâyet ve ehl-i Kur’ân için, öteki âleme gitmiş eski dost ve ahbablarına kavuşmaya vesîledir. Hem, hakiki vatanlarına ve ebedî makam-ı saadetlerine girmeye vâsıtadır.
Copyright © 2008-2021 - SorularlaSaidNursi.com | Powered by EuroNur